Orhan Pamuk’un 2011 yılında İletişim Yayınları tarafından basılan ve yazarın Harvard Üniversitesi’nde verdiği “Norton Dersleri”nin notlarından oluşan “Saf ve Düşünceli Romancı” kitabı has edebiyatın temel kaynaklarından biri olmayı hak ediyor. Kitabın arka kapağında yer alan tanıtım yazısında dendiği gibi, “Pamuk, bu kitapta roman okurken ve yazarken karşılaştığı harikaları, kendi kişisel deneyimleri ve hatıralarından aldığı güçle, herkesin anlayacağı bir konuşma dili ve rahatlığıyla hikâye ediyor.”
İşte “Saf ve Düşünceli Romancı”nın ilk bölümünde (sayfa 21-26) yer alan Orhan Pamuk’un sözleriyle bir romanı okurken kafamızın yaptıkları…
1. Genel manzarayı seyreder, hikâyeyi takip ederiz
“Bir romanı temel olarak hep aynı şekilde, hikâyeyi takip etme alışkanlığıyla ve karşılaştığımız şeylerin hangi anlamı, hangi temel düşünceyi ima ettiğini çıkarmaya çalışarak okuruz.”
2. Kelimeleri kafamızda resimlere çeviririz.
“Bir romandan zevk almak, bu şeyleri kelimelerden yola çıkarak kafamızda resimlere çevirmekten hoşlanmaktır.”
3. Aklımızın bir başka yanıyla, yazar anlattığı şeyleri ne kadar yaşamıştır, ne kadar hayal etmiştir, merak ederiz.
“Roman okumak, kendimizi romanın içinde en kaybettiğimiz anlarda bile, bu soruyu, “ne kadarı hayal, ne kadarı yaşanmış?” sorusunu sürekli sormaktır.”
4. Bir yandan da kafamızın bir başka kısmından şunu geçiririz: Gerçeklik böyle midir?
“Roman sanatının kalbinde, günlük deneyimimizden edindiğimiz bilgilerin, bir biçim verilirse, gerçekliğe dair kıymetli bilgi haline gelebileceğine dair bir iyimserlik vardır.”
5. Kelime seçiminin, benzetmelerin doğruluğunu, hayal ve anlatım gücünü, cümlelerin yığılışını, düzyazının gizli ve açık şiirini, müziğini hem denetler hem de bundan zevk alırız.
6. Hem kahramanların seçimleri ve davranışları hakkında ahlaki yargı veririz hem de yazarı, kahramanları hakkındaki ahlaki yargıları yüzünden yargılarız.
7. Bütün bu işlemleri kafamız aynı anda yaparken, bir yandan da ulaştığımız bilgi, derinlik ve anlayış için kendimizi tebrik ederiz.
8. Hafızamız da bir yandan hiç durmadan yoğun bir şekilde çalışır.
“Yazarın bize gösterdiği alemde bir anlam ve okuma zevki bulabilmek için romanın gizli merkezini aramamız, bunun için de romanın her köşesini, bir ağacın bütün yapraklarını hatırlar gibi, hafızamızda tutmamız gerekir.”
9. Romanın gizli merkezini ararız.
“Roman okurken kafamızın saflıkla (bilmeden) ya da düşünüp niyet ederek en çok yaptığı işlem işte budur.”
*Tüm alıntılar şuradan: Saf ve Düşünceli Romancı, Orhan Pamuk, İletişim Yayınları, 1. Baskı, İstanbul, 2011.